“CHP milleti tehdit ediyor”

erdoğan

Üniversite yönetimine ve akademisyenlere seslenen Cumhurbaşkanı Erdoğan 1960 darbesinden bahsetti. İdam edilen Adnan Menderes’e Hasan Polatkan’a ve Fatin Rüştü Zorlu’ya, Allah’tan rahmet dileyen Erdoğan, “Onlar dar ağacına gitseler de hizmetleriyle milletin gönüllerine girdiler” dedi.

Cumhurbaşkanı Erdoğan şöyle konuştu:

“Şehrine faydası olmayan üniversitenin ülkesine de faydası olmaz. Ya bir yol bularak ya da bir yol açarak çalışılmalıdır. Azim inanç ve kararlılık olduğu müddetçe aşılamayacak hiçbir engel yoktur. Saygıdeğer hocalarım sevgili öğrencilerim program öncesinde Ahilik haftası etkinliklerine katıldık. Geleneğini unutan geçmişine sırtını dönen hiçbir millet ayakta kalmaz. Tarihe geçmiş manzumeler olarak bakmak ihanet olur. Yakın tarihimiz açısından da bu böyledir. Bugün demokrasi tarihi açısından çok acı bir yıldönümü. Bugün 27 Mayıs 1960 darbesinin 56. yıl dönümü. İdam edilen Adnan Menderes’e Hasan Polatkan’a ve Fatin Rüştü Zorlu’ya Allah’tan rahmet diliyorum. Yassıadayı yeniden inşa ediyoruz. Bu adada neler olup bittiğini dünyaya anlatma imkanı bulacağız. Bu adada fikir-sanat konuşulacak. Hep geçmişe buradan bir ibret vesikası olarak hatırlatacağız ve o geçmişi hatırlatmak isteyenlere sizin atalarınız bunu yapmıştı diyeceğiz. Onlar darağacına gitseler de hizmetleriyle milletin gönlünde çok önemli yeri vardır. Şu noktanın altını çizmek istiyorum. 1960 darbesi gelecekte aynı icraatları yapan siyasetçilere bir gözdağıydı. Biz Menderes’in ifade ettiği gibi beyaz kefenimizi giyerek yola çıktık”

Üstüste aldığı hezimetlerle sandıktan umudunu kesen CHP gözünü sokağa dikmişti. Bazı akademisyenlerde bunlara ortak olmuştur. Milletimiz kendini temsil edenlere sahip çıkmayı sürdürmüştür. Vesayet sistemi hala devam etmektedir. Yeni anayasa çalışmaları için içinde kan geçen cümlelerle milleti tehdit etmesi çok önemlidir. Ana muhalefet partisinin genlerine sirayet etmiş bu tutum aradan yıllar geçse de devam ediyor. Onlar şunun farkında değil. Kendileri değişmiyor ama millet değişiyor. Milletimiz haklarının gaspedilmesine sessiz kalmayacağını 13 yıldır gösteriyor. Kan ve terör üzerinden milleti terbiye ederek netice alamazsınız. Bakınız bir siyasetçi TBMM’de kendi tabanına Cumhurbaşkanı için küfür ettiriyor. Bir partinin genel başkanı olarak bu küfürler devam ederken “Ne yapıyorsunuz?” demiyor. Bu senaryo kendi tarafından hazırlanmış. Şu anda şahsım da olmak üzere diğer arkadaşlarımla olmak üzere davamızı açtık. O çatı altında küfretmeye kimsenin hakkı yok. Şuanda parlamentonun havasında şu var! Bir siyasi terör estiriliyor. Demokrasi ve hukuk dışı yollara başvurmak yurt dışından icazet etmek hiçbir işe yaramayacaktır.

Her şeye rağmen ana muhalefet partisinin bu tutumunu değiştireceğini ümit ediyorum.

CHP kendi çıkarlarını korumak adına “kan dökülür” diyor. Şimdi “bizim kanımızı dökecekler” diye çeviriyor. Çünkü manevra yapmayı çok iyi biliyor. Milletimizin yeni 27 mayıslar yaşamasına izin vermeyeceğiz. Büyük Türkiye’nin neferleri olan gençlerimizin kan tutkunu siyasilerin neferleri olmasına izin vermeyeceğiz. Arkadaşlarıma hep şunu söyledim: Seçme yaşı 18 seçilme 30. Arkadaşlar bu olmaz. Neden 30 olsun. Zor olan seçilmek değildir, zor olan seçmektir.

“Gençliğin geleceği noktasında çok önemli bir fırsat. Bu demek değildir ki her 18 yaşındaki parlamentoya girecek. Tabi ki kabiliyeti, kapasitesi olan parlamentoya girme şansını yakalayacak. Milletin tarihinde bu var aslında. Sultan Fatih’in bir devri açıp bir devri kapattığı yaş belli. Ama iyi yetişmiş. Birkaç yabancı dil konuşuyor. Silah kullanmayı biliyor. Ben burada saygıdeğer hocalarıma sesleniyorum. Evlatlarımız size emanet. Biz bu fiziki imkanları daha iyi noktalara taşıyacağız. Yurtdışına göndermemiz gerekiyorsa yurtdışına göndereceğiz. Ve süratle hakikaten öğretim ve eğitimde elemana ihtiyacımız var. Bunlar zaten sizler tarafından da gayet iyi biliniyor. Bu ülke kendi anayasasını yapacak özgüvene sahipti. Milleti mümeyyiz görmeyenler yanıldıklarının farkına varacaklardır. Demokrasimiz her türlü tartışmayı yapacak olgunluğa erişmiştir. Ben bu düşüncelerle sözlerime son verirken bu arada bir gerçeği sizlerle paylaşmak istiyorum. Rektörümüzn ihtiyaçlar noktasında söylediklerini dinledim. Geçenlerde Rize seyahatimizde Danıştay Başkanı’mızın bir isteği vardı. Ahi Evran Üniversitesi’nin yurt ihtiyacını dile getirmişti. Biz dedik ki bunu çözeriz. 250’si kız 250’si erkek şeklinde iki ayrı bloktan oluşan yurtları Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği süratle yaptıracak. Hayırlı olsun diyeceğiz. Bu açığı da böyle kapatmış olacağız sağ olun, var olun.”

 

kaynak: haber7.com

Ankara En İyi Avukat MCT Hukuk, Avukat Mesut Can TARIM, Ankara, Balgat