Bahçeli’den Davutoğlu’na Kozanlı-Kadirli’li fıkrası

davutoğlubahçeli

Milliyet’ten Serpil Çevikcan’ın yazısındaki detaylar şöyle:

“Her şeyden önce şunu söylemek gerekir ki Davutoğlu’nun görüşmede sergilediği tutum, Ak Parti – MHP koalisyonunun sonuna kadar zorlanması gerektiği inancında olduğunu ortaya koyuyor.
Davutoğlu, Bahçeli’nin başta çözüm süreci olmak üzere kimi konulardaki değerlendirmelerine yanıt verirken, “olmazı” değil, “olabiliri” göstermeye gayret ediyor.
Meclis kulisindeki sohbetlerde görüşmenin genel havası aktarılırken, “Çözüm süreci engeli olmasa MHP ile protokol yazımına geçilebilir” sözünü duyduk.
Dün görüşmenin ardından CHP ile koalisyon seçeneğinin bir adım öne çıktığı yolundaki yorumlar yoğunlukta olmakta birlikte Bahçeli’nin 7 Haziran akşamından bu yana sergilediği tavrı bilen Davutoğlu’nun, 45 günlük süreçte hala MHP’yi zorlama eğilimini taşıdığını söyleyelim.
Görüşmenin detaylarına gelince…

Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın anayasal sınırlarına çekilmesi konusunu, “Saray’dan çık 1071’e gel” diye ifade eden Bahçeli, Cumhurbaşkanlığı meselesine ilişkin bu yaklaşımını görüşmede dile getirmiyor.
Hatta, ziyaretin başında Davutoğlu’na “Sayın Cumhurbaşkanımızın size hükümeti kurma görevini tevdi etmesinden dolayı tebrik ederim. Önemli bir sorumluluk aldınız, başarılar dilerim” ifadelerini kullanıyor.

Görüşmenin en yakıcı konusu çözüm süreci oluyor. Bahçeli, “çözümsüzlük süreci” ifadesini kullanmıyor. Ancak “Bu süreçte gelinen nokta iyi değil” diyor.
PKK’nın bağımsız Kürdistan kurmak üzere yemin ettiğini, tarihi ile anlatıyor. “Bu konuda yeminleri var. Çözüm süreci ile buna çanak tutuluyor” ifadelerini kullanıyor.
MHP lideri, çözüm süreci açısından bakıldığında, Ak Parti ile CHP’nin aynı noktada durduğunu belirterek, “Onlarla uzlaşma imkanınız daha çok. Daha kolay anlaşırsınız. Ama bizimle engeller var” diyor. Çözüm sürecine vurgu yaparak, “Bu süreçte aynı fotoğrafta olmayız” ifadesini kullanıyor.
Bahçeli, ekonomi gibi konuların çözüm sürecinin yanında tali unsurlar olarak kaldığının altını çiziyor.
Başbakan Davutoğlu ise sürecin devletin bekası ve ali menfaatleri için başlatıldığını ve yürütüldüğünü belirterek, “Biz birçok hassas konuyu biliyoruz. Büyük güçler bölgeyi dizayn etmeye çalışıyor. Kobani’yi buraya taşımak istiyorlar” diyor ve “Sizin bilmediklerinizi biliyoruz” ifadelerini kullanıyor

Görüşmede, MİT TIR’ları konusu da açılıyor. Davutoğlu, dış politikada önceliklerinin her zaman devletin yüksek menfaatleri ve Türkiye’nin çıkarları olduğunu vurgulayarak, “Sizi samimiyetle temin ederim ki MİT TIR’ları Bayırbucak Türkmenleri’ne yardım götürüyordu” diyor.
‘Toplumsal yarılma var’
Davutoğlu’na koalisyon konusunda ilk adres olarak CHP’yi gösteren MHP liderinin bu konudaki ısrarını görüşme boyunca sürdürdüğü anlaşılıyor.
Bahçeli, bunun gerekçelerini aktarırken, çözüm sürecinin yanısıra, bir süredir toplumda yaşanan gerilimi de gündeme getiriyor ve “Bir toplumsal yarılma var. Bunun tamiri açısından da CHP ile koalisyon kurmanız daha yararlı olur” görüşünü savunuyor.

Çözüm süreci ve diğer gerekçeleri sıralayan Bahçeli, “Önce CHP ile koalisyonu denemelisiniz” dedikten sonra, erken seçim seçeneğini masaya getiriyor ve “Yoksa erken seçim olsun, olmazsa biz ülkeyi çaresiz bırakmayız. Bu ülkeyi sıkıntılı duruma düşürmeyiz” diyerek Ak Parti-MHP koalisyonu konusunda kapıyı açık bırakıyor.

Bu aşamada, görüşmenin kritik değerlendirmelerinden birini yapan Davutoğlu ise erken seçim yapılması halinde hem CHP hem de MHP’nin tek başına iktidar olamayacağının belli olduğunu belirterek, “Tekrar masaya oturmak durumunda kalabiliriz. O zaman da aynı şeyleri konuşacağız. Ülke de millet de zaman kaybedecek. Biz bunu istemiyoruz” ifadelerini kullanıyor.
Başbakan Davutoğlu’nun, koalisyon konusundaki kararlılığı vurgularken, “Tiyatro oynamaya gelmedik, samimiyetle koalisyon kurmak istiyoruz” ifadeleri de önemli.
Davutoğlu, geçtiğimiz günlerde Saraybosna’ya yaptığı geziyi ve izlenimlerini aktardıktan sonra hükümet kurulamazsa, Bosna ya da Halep’teki gibi Türkiye’ye umut bağlayan Müslüman ya da Türk toplumların umutsuzluğa kapılacağını belirtiyor. “Güçlü bir hükümet kuralım, onlar için de umut olur” ifadesini kullanıyor.

Davutoğlu, Kılıçdaroğlu görüşmesinde olduğu gibi usul konusundaki önerisini Bahçeli’ye de iletiyor ve görüşmelere devam edilmesi gerektiğini vurguluyor.
Bunun üzerine MHP lideri, “Devam edelim ancak biz samimiyetle görüşlerimizi açıklıyoruz. CHP ile hükümet kurulabilir diyoruz. Olmazsa erken seçim diyoruz. Buna rağmen devam etmek istiyorsanız edelim” mesajını veriyor.
‘Başbaşa görüşebiliriz’
Bundan sonraki yol haritasına ilişkin karşılıklı görüşlerin ifade edildiği bölümde ise Davutoğlu, bir tıkanma yaşanması halinde gerekirse başbaşa görüşmeye açık olduğunu vurguluyor ve Bahçeli’yi bu konularla ilgili bilgilendirebileceğini söylüyor.
Bu aşamada, Ak Parti kanadından, MHP komisyonunun başındaki Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Faruk Çelik’in, bundan sonraki süreci yönetecek isim olacağı beyan ediliyor ancak MHP kanadından karşılık gelecek bir isim belirlenmiyor.
Zaman zaman esprilerin yapıldığı, samimi bir ortamda geçen görüşmede Davutoğlu, Bahçeli’ye seçim öncesinde, “Sizi incitecek sözler sarf etmiş olabiliriz. Karşılıklı birçok tartışma yaşandı. Biz hakkımızı helal ediyoruz, siz de helal edin” diyor.
MHP lideri, bu sözler karşısında, “Helal olsun” yanıtını veriyor.

Görüşmede, bölgesel konular, etnik çatışmalar da dış politika bağlamında değerlendiriliyor. Başbakan Davutoğlu, aynı etnik grupların da birbiriyle çatışmasından örnekler veriyor. Bu sırada Bahçeli, ünlü “Kozanlı ile Kadirlili” fıkrasını anlatıyor.
Fıkra malum; “Kozan’da anlatılan hikayeye göre, Kozanlı ile yılanı bir torbaya koymuşlar. Kozanlı ‘Yılan beni sokacak’ diye bağırmış. Yılanı torbadan çıkarmışlar. Yerine Kadirliliyi koymuşlar. Kozanlı yine bağırmış, ‘Yılana kurban olayım, Kadirlili yılandan da kötü sokuyor.’ Kadirli’de anlatılan hikayeye göre ise Kadirliliyi yılanla çuvala koymuşlar. Kadirlili ‘Beni kurtarın’ diye bağırmış. Kurtarıp, serbest bırakmışlar. Kadirlili daha sonra bir Kozanlıyı görünce, yeniden çuvala girmiş. Niye çuvala girdiği sorulduğunda da ‘Yoksa Kozanlı beni sokar’ diye cevap vermiş.”
Görüşmenin genel havası böyle.
Önümüzdeki günler, bayramdan sonra yapılması muhtemel ikinci tur görüşmeler ve aradaki mutfak çalışması Ak Parti-MHP koalisyonunu mümkün kılabilecek mi, göreceğiz.”

(Kaynak: Milliyet)

Ankara En İyi Avukat MCT Hukuk, Avukat Mesut Can TARIM, Ankara, Balgat