Gezi eylemleri sürecinde Ankara’da yaşanan olaylarda polis kurşunuyla hayatını kaybeden Ethem Sarısülük’ün ağabeyi Mustafa Sarısülük, 1 Kasım seçimlerinde HDP’den Ankara milletvekili adaylığıyla ilgili konuştu. Sarısülük, “Seçilmem halinde Gezi’nin TBMM’deki temsilcisi olacağım” dedi.
Hürriyet’ten Mesut Hasan Benli’ye açıklamalarda bulunan Sarısülük, harç parası bulamadığı için üniversiteye gidemediğini, milletvekili seçim kampanyası için ayrı bir bütçesi bulunmadığını belirterek, “Cebimde sadece 20 lira var” dedi.
Sarısülük şunları söyledi: “1997 yılında Ankara’da Tuzluçayır Lisesi’nden mezun oldum. Kendi imkanlarımla üniversite sınavına hazırlandım. Hacettepe Üniversitesi iktisat bölümünü kazandım. Harç parası bulamadığım için kayıt yaptıramadım, üniversiteye gidemedim. Ailemin ekonomik durumu da okumamı değil, çalışmamı gerektiriyordu.
Şuanda işçi olarak çalışıyorum. Eşim Diren Çiğdem Sarısülük de sürdürdüğü politik mücadeleden dolayı uzun yıllar cezaevinde kaldı. Katıldığı ölüm orucu eylemi nedeniyle de wernicke –korsakoff hastalığına yakalandı ve sakat kaldı. Bu hasatlığın yarattığı bir takım sıkıntıları günlük hayatımızda yaşıyoruz.”
HDP’de milletvekili adayların belirlemesi sürecinde emek, demokrasi ve sivil toplum kuruluşlarının görüşlerinin alındığını ifade eden Sarısülük, “Birçok kurum ve kuruluş ismimi partiye önermiş. Adaylığımın ‘doğru bir tercih’ olacağı ifade edilmiş. Zaten kardeşim Ethem’in davası sürecinde CHP gibi HDP de hep yanımızdaydı, desteklerini esirgemediler” diye konuştu.
“Kampanya yapacak bir bütçem yok. Cebimde şu anda sadece 20 lira var” diyen HDP adayı, partisindeki birçok adayın bu durumda olduğunu savundu.
Gezi eylemlerinin tarihsel ve sosyolojik olarak irdelenmesi gereken bir konu olduğunu ifade eden Sarısülük şöyle devam etti: “Gezi’deki birçok bileşenin HDP çatısı altında yer aldığını görüyorum. Ben seçildiğim takdirde Gezi’de sokağa çıkan insanların talepleri olan adalet, hukuk, eşitlik, demokrasi için Meclis’te etkin bir mücadele vereceğim. Gezi’nin temsilcisi olacağım. Devlet ve polis terörüne karşı etkin olarak mücadele edeceğim. Gezi’de bir çok ailenin evladı vahşice öldürüldü. Ancak bugün hala aynı şekilde, doğu ve güneydoğu başta olmak üzere birçok anne evlatlarını kaybediyor. Anneler hala ağlamaktadır.”