CHP ve MHP’ye çağrı

davutoğlu

Başbakan Ahmet Davutoğlu, pazartesi günü dolacak 45 günlük hükümet kurma süresinden önce iki önemli çağrıda bulundu.

İlk çağrısını CHP ve MHP’ye yapan Davutoğlu, “İstedikleri mekanda, istedikleri süreyle, istedikleri gündemle oturmaya hazırım. Seçim hükümeti kuralım. Cumhurbaşkanımızın kararıyla değil Seçime milletvekillerinin oylarıyla gidelim” diye konuştu. İkinci çağrısını seçim hükümetinin kurulamama ve Cumhurbaşkanının karar vermesi ihtimali üzerine yapan Davutoğlu, “Bütün partilerin bu hükümette yer alması çağrısında bulunuyorum. Hiçbir bahane göstermeden, hiçbir gerekçeyle birinin diğerini dışlamasına izin vermeden, madem ki bu kadar büyük sınamalarla karşı karşıyayız, madem ki böyle bir karar alınmak zorunda kaldı, bütün Meclis’i temsil eden bir tabloyla hükümet kuralım diyorum” diye konuştu. Davutoğlu düzenlediği basın toplantısında özetle şunları söyledi:

“7 Haziran’dan bu yana TBMM mantığı içinde bir çözüm bularak Sayın Cumhurbaşkanımızın 45 günlük sürenin sonunda ilan edeceği erken seçim olmaması için çaba sarfettim. Elimizi taşın altına koymamız gerektiğini ifade ettim. Ümitlendim ve her kapıyı çaldım. Bazen ağır hakaretlere rağmen. Tahrikdar açıklamalara rağmen. Biz egolarımızı bir kenara bırakırız milletimiz söz konusu ise. Ne çözüm ürettiler? Ne teklif ettiler? Her teklife hayır dedikten sonra sıkı yönetim ve MGK zeminine çekmeye çalışmak 28 Şubat mantığıdır. Siyasi Saygısızlıktır. Bugün MGK’da kendi görevini ifa eder. Ama TBMM kararları güvenoyu almış hükümetlerce… MGK kendi görevini kendi yürüyür. Türkiye cumhuriyeti anayasasını 12 Eylül Anayasa’sı için 2010’da referandum yaptık ve bu seçimlere yeni Anayasa diye girdik ancak bugün geçerli olana uygun hareket etmek gerekli. Mevcut anayasaya uymak herkesin görevi. Tarihi bir sınavla karşı karşıyayız tüm siyasi liderlerin önünde bu sınavı geçmek için birtakım imkanlar ve zorlu eşikler var. Bu imkanlar iyi değerlendirilmedi. Hükümeti kuramadık. İki yol var önümüzde.

Birinci yol; 24 Ağustos günü gelmeden, TBMM içinden bir hükümet çıkamadığı için Cumhurbaşkanımızın erken seçim kararı almasına gelin biz görevimizi yapalım ve TBMM içinden bir hükümeti erken seçim kararını alarak biz yapalım. Madem ki olmadı. Hükümet kuramadık. Biz sizden aldığımız emaneti size geri getiriyoruz derken bu emaneti alan milletvekillerinin oylarıyla gidelim. Cumhurbaşkanımızın kararıyla değil. Sayın Kılıçdaroğlu ve Sayın Bahçeli’ye buradan çağrıda bulunuyorum, en kısa zamanda nerede ve hangi şartlarda isterlerse bir araya gelmeye hazırım. İstedikleri mekanda, istedikleri süreyle, istedikleri gündemle oturmaya hazırım. Birinci Meclis’te buluşabiliriz. Yeter ki milet bize sorumluluktan kaçtı demesin Sayın Kılıçdaroğlu ve Sayın Bahçeliyle oturmaya, yasal ve anayasal reform zeminini konuşmaya hazır olduğumuzu ifade etmek isiyorum. Sayın Bahçeli ‘mübarek Cuma’ dedi. Yarın mübarek Cuma sonrasında milletimizin çağrısına Hacıbayram’dan bir yere gideriz. İlk Meclis’in odasında buluşalım? 23 Nisan 1920 şuuruyla buluşalım. Oturalım konuşalım. Şehit cenazemizde yüreği dağlayan sahnelere şahit olduk. Bir ses arkadan ‘Sayın Başbakanım bir araya gelin ve konuşun’ dedi.

HDP ile ilk ziyareti yaptım ama şehitlerimize gerekli saygıyı göstermediklerini düşünüyorum. Bu cesur kararları almaktan çekinmeyenler tehditlere kulak asmaz. Kendi ifedeleriyle en küçük kararı bile Kandil’den gelen ve Paralel Devlet başkanlıkları kurmuş olanlar eleştiri getiremezler. Ama çağrım açıktır. Oturup konuşmaya hazırım. Yeter ki TBMM içinden çözüm bulalım. Artık uzun vadeli bir koalisyon olmayacağı açıktır. Evlatlarımızın geleceği söz konusu. Bir birimizi yıpratmak seviye anlamında düşük polemiler yerine gövdemizi bu taşın altına koyalım e birbirimizi suçlamadan halkımızdan pozitif bir gündemle oy isteyelim erken seçime giderken bir reform paketi de yapalım 2 ay birbirimize tahammül edemeyecek miyiz? Ekonomik istikrar anlamında ekonomiye cansuyu olacağını ve terörist odaklara en iyi cevabı teşkil edeceğine inanıyorum.

İkinci olarak, Cumhurbaşkanımızın karar alması durumunda, Anayasa’nın 114 ve 116’ncı maddelerinin ruhuna ve mantığına uygun olarak, bütün partilerin bu hükümette yer alması çağrısında bulunuyorum. Hiçbir bahane göstermeden, hiçbir gerekçeyle birinin diğerini dışlamasına izin vermeden, madem ki bu kadar büyük sınamalarla karşı karşıyayız, madem ki böyle bir karar alınmak zorunda kaldı, bütün Meclis’i temsil eden bir tabloyla hükümet kuralım diyorum.

(HDP’nin ismi biz veririz açıklaması) Bir yola çıktığımda bütün detayları düşünerek çıkarım. Anayasal ve yasal çizginin dışına çıkmadık, çıkmayız. İlgili maddelerini okuyanlar görürler. Ben ne yapacağımı bilirim. Belki bir istişarede bulunabilirdim ancak sözcülerinin hakaretleri sonrasında benden böyle bir şey istemeye hakları yok

Ankara En İyi Avukat MCT Hukuk, Avukat Mesut Can TARIM, Ankara, Balgat