Zaman Gazetesi Ankara Temsilcisi Mustafa Ünal, Devlet Bahçeli’yle yollara düştü. Bahçeli Ferdi Tayfur’dan Cumhurbaşkanlığı Sarayı’na, Adana mavralarından damak tadına kadar birçok konuda açıklamalarda bulundu. İşte Ünal’ın o yazısı:
“Zaman ekibi olarak Bahçeli’nin misafiriydik, erken saatte Ankara’dan çıktık yola, ilk durak Düzce. MHP liderinin karayolunu tercih etmesinin sebebi zannedildiği gibi ‘uçak korkusu’ değil. Bizzat kendisi söyledi, ‘Karayolu, siyasetçi için daha iyi. Halkla temas ve köylüyle kasabalıyla memleketi daha yakından tanıma imkânı var.’ dedi. Erzurum ve Trabzon gibi uzak yerlere uçakla gideceğini hatırlattı. ‘Uçak korkusu yalan.’ dedi.
Karayolu ama ‘yer uçağı’ gibi mübarek. Küçük bir konvoya dönüşen araçlar son sürat yol aldı. Ekip kalabalık değil, genel başkan yardımcılarından kimse yok. Kadın kollarından yöneticiler var. ‘Arkadaşlar seçim bölgesinde çalışıyor. Ben istemiyorum gelmelerini.’ dedi. Sahadalar yani. ‘Saha’ kelimesinin çok kullanılmasından yakındı. ‘Saha herkesin dilinde.’ dedi.
Kahvaltıyı yolda yaptık. Sıradan bir yer, halkın arasında. Bir yanlışı daha düzeltmek gerekiyor. Bahçeli’nin çok titiz olduğu, dışarıda yemek yemediği söylenir Ankara’da. Hiç de öyle değilmiş. ‘Kamyoncu lokantalarında yemek yemeyi özellikle severim.’ dedi. Basit bir kahvaltı masası. ‘Bahtımıza, ne gelirse artık. Peynir zeytin fark etmez.’ dedi.
‘Buraya kadar yolculuk nasıldı?’ diye sordum. ‘İyiydi. Bol bol müzik dinledim.’ dedi ve ekledi: ‘Bu yollar türküsüz çekilmez’. Repertuvarı geniş. Neşet Ertaş da var, Ferdi Tayfur da… Hal hatır soranların, muhabbetle elini sıkanların, fotoğraf çektirenlerin haddi hesabı yok. Mali’nin Ankara büyükelçisi dahil. Çayı beklerken cebinden tesbih çıkardı. ‘Tesbihsiz olmaz.’ dedi. Evinde çok zengin tesbih koleksiyonu varmış. Sabah çıkarken giydiği elbiseye göre birini seçermiş.
Bahçeli, her zaman ciddi görüntü verir. İkili ilişkilerde bambaşka portre karşınıza çıkar. Sıcak, sempatik… Espri yapar, güler güldürür, Adana mavrası yapmaktan bile çekinmez. Tesbih, müzik, yollar, arabalar derken kahvaltı muhabbete dönüşüverdi. Günde üç miting zor olmuyor mu? ‘Hayır, alıştık.’ dedi. Her gün geç de olsa Ankara’ya döndüğünü anlattı. Eve değil, önce partiye. Ertesi günün mitingine hazırlık. Her şehrin konuşması, içeriği farklı. 40-45 dakikalık konuşmasını üçe ayırıyor. İktidar eleştirisi, vaatler ve seçim bölgesiyle ilgili sorunlar… Sonra ev. En fazla üç dört saat uyku. ‘Özellikle seçim döneminde uyku orucundayım.’ dedi. Siyaseti, seçimi, Ankara’nın ağır konularını konuşmadan olur mu? ‘MHP’nin durumu çok iyi.’ dedi. Mitinglerdeki kalabalıktan, halkın coşkusundan memnun. ‘Özellikle kadınlar ve gençler. Eskiden bu kadar olmazdı.’ dedi. Rakam vermekten kaçındı. ‘En fazla oy için çalışıyoruz.’ demekle yetindi.
‘99’dan daha iyiyiz. Hava da, moralimiz de süper.’ dedi. Hedef iktidar… Hem de tek başına. ‘Ben başbakanlığa hazırım… Kadromuz, projelerimiz tamam.’ dedi. AKP döneminde çivisi çıkan devletin de, ülkenin de restorasyona ihtiyacı olduğunu anlattı. Yargıyı örnek verdi. Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın miting yapmasına tepkili. 7 Haziran’ı kendisi için güven oylamasına dönüştürdüğünü vurguladı. ‘Eğer AKP yüzde 52’nin altında oy alırsa istifası gerekir. Samimi olarak söyleyeyim, kendisini cumhurbaşkanı olarak görmüyorum.’ dedi. MHP korkusunun Saray’ın uykularını kaçırdığını söyledi.
1.100 odalı Saray’a itirazı var. ‘Önünden bile geçmedim.’ dedi. Hükümeti kurmak durumunda kalırsa… Saraya gitmeyecek mi? ‘O gün bir yolu bulunur elbette.’ dedi. MHP ‘devr-i sabık’tan kaçınmayacak. Hem ikili sohbette hem miting konuşmalarında hava o. Bahçeli, açık açık, ‘Hesap sormaya geliyoruz.’ dedi. MHP olarak AKP’nin ‘suç defterini’ tuttuklarına dikkat çekti. Ama ‘Fişleme şeklinde değil.’ diye de ekledi. Tek tek hesabını soracağını vaat etti.
Uzun bir öğle yemeği sohbeti. Adana mavralarından örnekler verdi. ‘Tantana, fındıkkurdu…’ ne demek anlattı. Davutoğlu’na ‘fındıkkurdu’ dedi. Mitingler mi? Önce öğlenin bunaltıcı sıcağında Düzce, ardından yağmurun altında Sakarya ve nihayet akşam saatlerinde Kocaeli… Meydanlar heyecanlı. Sokak ilgili. Bahçeli, iddialı. O kadar ki ‘MHP geliyor, 8 Haziran sabahı AKP’siz bir Türkiye olacak.’ dedi.”