Mit Müsteşarı Fidan’dan korkutan uyarı!

hakanfidan

MİT Müsteşarı Hakan Fidan, Paris’te yaşanan saldırıyı değerlendirdiği Büyükelçiler Toplantısı’nda önemli uyarılarda bulundu Fidan, sorun ve risklerin tüm dünya ve Türkiye için arttığına işaret etti.

“7’nci Büyükelçiler Konferansı çerçevesinde önceki gün akşam saatlerinde MİT ve TSK ilk defa Güvenlik oturumunda biraraya geldi. Toplantı öncesinde olası dinlemelere karşı, Büyükelçilerin cep telefonları toplanırken, 2 saat süren toplantının

ana gündemini IŞİD oluşturdu. Fidan’a Büyükelçilerin Kürt sorunu konusunda soru sormaması, buna karşın NATO’ya yönelik soruları dikkat çekerken, Fethullah Gülen Cemaati ile mücadele Fidan’ın “2014 yılında her türlü paralel tehditle

mücadelemiz devam etti” cümlesiyle sınırlı kaldı.

Fidan toplantı sırasında IŞİD’in ilerleyişini aktarırken “Zamanında krizin önüne inisiyatif alınıp geçilmediği için, Suriye sahası radikalleşti. Radikalleşme sonucunda böyle bir terör sorunun olacağını bekliyorduk. Bu dünyanın her yerinde

olabilir.” mesajı verdi. Sorunun ve risklerin hem Türkiye hem de dünya için arttığına işaret eden Fidan, Suriye’deki yönetim anlayışını işaret ederek, “Asıl sorun ile ilgilenilmediği için giderek meşru muhelefetin alanı daraldı. Ve sonra

radikalleşme ortaya çıktı ki bu da beklenen bir şeydi. Türkiye bunu bir çok platformda defalarca dile getirdi dinlenmedik” dedi.

Dün El Nusra, bugün IŞİD, yarın başka biri

Türkiye’nin uyarılarının dikkate alınmaması nedeniyle bugün tehdidinin arttığını belirten Fidan, meselenin asıl kaynağı olan Esad yönetimini işaret etti:

“Suriye’de gerekenler yapılmadığı için önce Nusra Cephesi öne çıktı. Nusra cephesi bir pozisyon aldı ve en büyük tehdit Nusra denildi. Sonra Nusra cephesinin yerine IŞİD geçti. Ve böyle devam ediyor. Mesele IŞİD meselesi değil sorun

çözülmediği müddetçe dün El Nusra, bugün IŞİD yarın da başka bir şey olacaktır. O yüzden meselenin asıl kaynağı ile uğraşalım.”

IŞİD’in doğuşunun Irak içerisinde Sünnilerin marjinalleştirilmesi ile başladığını ve ülkedeki ayrımcılığın terör için verimli bir alan oluşturduğunu söyleyen Fidan, “Bu Irak’taki siyasi krizin sonucuydu. Suriye’yi tetikledi. Suriye’de büyüyen sorun

da Irak’ı tetikledi” diyerek bölgesel etkileşime işaret etti: “IŞİD Irak’tan çıktı, Suriye sahasında yay gibi gerildi. Kimse beklemiyordu ama o yay geri dönüp Musul’u vurdu, Musul’da patladı. Sadece IŞİD ile uğraşmak sorunu çözmez.”

Fidan’a gülümseten soru-yorum!

Fidan ve Güler’in konuk olduğu toplantının moderatörlüğünü Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, Dışişleri Müsteşarı Feridun Sinirlioğlu’na bıraktı. Sinirloğlu, ilk başta Büyükelçilerden, “yorumdan kaçınmalarını ve sadece soru sormalarını”

istedi. Ancak ilk sözü alan büyükelçi, soru sormak yerine uzun uzun Musul’daki baskının ardından, takasla kurtarılan 46 rehine için teşekkür etti. Söz alan büyükelçinin uyarının ardından soru sormayacağını belirtmesi ise salonda gülüşmelere

neden oldu. .

“100 bin giriş önlendi”

Genelkurmay 2. Başkanı Yaşar Güler’in sunumu ise Fidan’dan uzun sürdü ve Güler’in, “Hükümetten gelen talimat doğrultusunda görev yaptıklarını” vurgulaması dikkat çekti. Toplantıda, IŞİD’in Irak ve Suriye yapılanmasındaki farklılıklar ve

ABD operasyonlarının ardından örgütte yaşanan hareketlilik de değerlendirildi. Türkiye üzerinden Suriye’ye gitmek isteyen 100 binden fazla kişinin önlendiği, bunların 7 binden fazlasını ise yabancı savaşçıların oluşturduğuna işaret edildi.

Güler’in sınırda TSK’nın aldığı önlemleri aktarırken, zaman zaman Fidan ile paslaşması dikkat çekti. Güler, bin 200 kilometreyi aşan sınırda yer yer duvar ve telle örerek önlemleri artırdıklarına işaret etti. Güler ayrıca, son dönemde

jandarmanın yakaladığı IŞİD’li sayısının da alınan önlemler sonucunda arttığını söyledi.

Büyükelçi Akil: ‘Baskı terörü artırır’

Konferansa katılan Paris Büyükelçisi Hakkı Akil ise, Avrupa’da islami gruplara baskının artması halinde terörün de artacağı uyarısını yaptı. Akil, Cumhuriyet’e yaptığı değerlendirmede, Türkiye’nin PKK ile 1980’lerden başlayan mücadelesini

anımsatarak, “Bizim tecrübemizden kaynaklanan olgu ile bunu söylüyoruz. Baskı terörü besler. Terör de baskıyı arttırır. Öyle bir kısır döngü vardır. Biz bunu bizzat yaşadık. 80 sonrası dönemde baskı yaptıkça terör arttı, terör arttıkça baskı

yaptık” dedi.

Akil, Fransa’nın veya AB’nin Türkiye’ye bu saldırıdan sonra nasıl bakacağı konusunda da şunları söyledi:

“Bu saldırı bizden beklentileri arttırmaz. Tam tersine uluslararası terörizmle mücadele için işbirliği ihtiyacının ne kadar önemli olduğunu bir kez daha ortaya çıkarır. Bu olayda kimsenin kimseyi suçlayacak bir durumu yok. Uluslararası terörün

bir tezahürüdür. Önemli olan bu saldırının arkasındaki kişileri bulmak. El Kaide’ye veya onların patronlarına veya onların arkasındaki gruplara bakmak lazım.”

Bir AB Büyükelçisi ise saldırının AB’den müslüman toplumlara bakışı etkileyeceğini, kısa dönemde ise AB sınırlarında güvenlik önlemlerinin artacağını söyledi. İlk beklentisinin Schengen sınırlarında denetimin artması olduğunu belirtirken, bu

saldırının başta Fransa gibi ülkelerde aşırı sağı da güçlendirmesi bekleniyor. Paris saldırısının ardından diplomatlar arasında yapılan en önemli değerlendirme ise saldırganların, Türkiye üzerinden Fransa’ya gitmemiş olması ve Türkiye ile bir

bağlantının söz konusu olmaması. Türkiye’den IŞİD’e karşı mücadelede beklentilerin artacağını savunan bir başka Büyükelçi ise, “Türkiye’den artık aldığı IŞİD tedbirlerini çok daha somut hale getirilmesi istenir” dedi. Kulislerdeki

değerlendirmelerde, saldırının IŞİD’in meşruiyetini ve gücünü artırmak için, Fransa gibi operasyon destekçisi ülkeleri “askerleriyle sahaya çekme” hamlesi yaptığı da değerlendiriliyor.

Kaynak: Cumhuriyet Gazetesi

Ankara En İyi Avukat MCT Hukuk, Avukat Mesut Can TARIM, Ankara, Balgat