“Vatanı satmak yüksek faizle kötü yönetimle emeği heba etmekle olur”

Bu sözler Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan‘a ait.

Hani derler ya, ‘kavgada söylenmeyecek kadar ağır’ sözler.

Muhatabı kim? İki gündür gündemin göbeğine yerleşen Merkez Bankası ve Başkanı Erdem Başçı.

Sadece o mu? Hayır!

Başçı o politikayı izlerken yalnız değil ki!

Başbakan Yardımcısı Ali Babacan her daim yanında. En büyük destekçisi.

Maliye Bakanı Mehmet Şimşek yandan da olsa el veriyor.

Hatta Başbakan Ahmet Davutoğlu‘nun da en azından dirsek göstermediği söylenebilir.

Öyle bir söz ki gideceği menzilinde hadi bir kaç Bakanı çıkaralım, neredeyse Hükümet var.

Peki ne olur?

MB Başkanı Başçı ya da Babacan bu sözü “gurur” meselesi olarak görüp bırakır mı?

Ya da sineye mi çeker?

Bana ulaşan bilgilere göre bu gelişmeden Babacan‘da, Başçı‘da, AK Parti’nin önemli bir bölümü de oldukça rahatsız.

Ancak istifa yok.

Ali Babacan’ın ‘parti ve ekonomi’ye olumsuz katkı yapacağı düşüncesiyle göreve devam edeceği söyleniyor.

Babacan, kendisi devam ederken ekibini de “yedirmeyecek.”

Ne Erdem Başçı ne de Hazine’de 12 yıldır kader birliği yaptığı isimler ayrılmayacaklar.

Ali Babacan’ın yaklaşımı “ya beraber ya hiç” olacak gibi görülüyor.

Erdem Başçı bugün öğle saatlerinde Merkez Bankası’na makamına geldi.

Erdoğan o ağır sözleri söylerken Başçı Banka Meclisi toplantısındaydı.

Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın “vatana ihanet” le eşdeğer gördüğü faiz politikasıyla ilgili önemli bir detay öğrendim.

Biliyorsunuz kararı MB Başkanı tek başına almıyor. Para Politikası Kurulu (PPK) karar mercii.

Kurulun 7 üyesi var. Faiz kararı bu üyelerin  oybirliğiyle alınmış.

Doğrusu merak ediyorum. Ali Babacan bu gelişmelere ne diyor? Bir açıklaması olacak mı?

Cumhurbaşkanı Erdoğan o sözleri söylemeden yaklaşık 1 saat önce yolumuz Babacan’la kesişti.

Bilkent Doğramacı Camii’nde Cuma Namazı çıkışı gördüm.

O kadar hızlı adımlarla aracına gitti ki aramızdaki 50 metrelik mesafeyi kapatma imkanım yoktu.

Gerçi yakalasan  olur?

Ali Babacan bu. Asla konuşmaz!