Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç, Bakanlar Kurulu toplantısı sonrası söyledi: “Bu bir ara karardır…”

Arınç’ın kastettiği AK Parti’li 4 eski Bakanla ilgili Meclis Soruşturma Komisyonu’nun verdiği “Yüce Divan’a gönderilmelerine gerek yok” kararıydı.

TBMM Komisyonu’ndan böyle bir karar çıkması herşeyin bittiği, dosyanın kapandığı anlamına mı geliyor?

Tabiki hayır!

Bir ihtimal daha var!

ille de “Yüce Divan ” diyen muhalefetin bir atımlık barutu daha var.

Meclis’te yaşanacak süreci hatırlatalım:

Soruşturma Komisyonu “Savcı” görev ve yetkisiyle çalışmıştı. Aldıkları karar Meclis Genel Kurulu için bağlayıcı olmuyor.

Komisyonun raporu en geç 9 Ocak tarihine kadar TBMM Başkanlığı’na sunulacak.

Rapor Meclis’e geldiğinde o “ihtimal” söz konusu olabilecek. Muhalefet itiraz önergesi ile  Yüce Divan şansını deneyebilir. Deneyecektir.

Bunun için salt çoğunluğun bulunması gerekiyor. Bulunabilir mi? Kolay değil. Çünkü, AK Parti’den en az 52 milletvekili fire vermeli ki o sayıya ulaşılabilsin.

Meclis Genel Kurulu’ndaki o oylamanın “gizli” olması iştahları kabartabilir. Normaldir. Ama fire için gerekli sayı çok yüksek.

Uzun lafın kısası AK Parti’den 52 milletvekili “evet” demediği sürece Yüce Divan kapısı açılmıyor.

Bütün bu işlemlerin sona ereceği tarih de 29 Ocak.

 

Yüce Divan oylamasının en zorlu engeli aşıldı. İlk raundu AK Parti aldı.

Surda gedik açılmadı…

Görüldü ki;

“Reis” ne derse O!

Şaşırdık mı?

Hayır!

“Hoca” bu işten mutlu mudur?

Sadece O değil, çok sayıda AK Parti’li gelinen noktadan rahatsız.

AK Parti’nin ‘dürüstlük’ algısının yara aldığını söyleyenler az değil.

ANAP’laşma tehlikesinden kaygı duyanlar da öyle…

Şu sıralar kim, ne derse desin.Yapabilecekleri fazla bir şey de yok gibi.

Dedik ya: Reis ne derse o oluyor.

Bundan 15 gün önce “kol keseriz” sözü modaydı.

fırtına koptu. Hava birden döndü. Şimdi “Kol kırılır yen içinde kalır” atasözü daha çok kullanılır oldu.

AK Parti’den “Anayasa Mahkemesi’ne güvenmiyoruz. Biz bu işi kendi işimizde çözeriz” açıklaması geldi ya…

O sözün anlamı da şu:” Egemen Bey zaten 3 dönem kuralına takılıyor. Diğer 3’ünü de aday göstermeyiz”

AK Parti 1 Şubat itibariyle bütün bu tartışmaları bitirmek istiyor.

Hesap olacak ise  2015 Haziran seçim sonrasına kalacak.

Faturayı kim öder?