Hayrunnisa Hanım bu işe ne der?

hayrunnisa_gul

 

Türkiye için “ 5 dakikada değişir herşey” diye boşuna dememişler! Gündem  o kadar hızlı akıyor ki…

Bir gün önce konuştuğunuz şeyi 24 saat sonra  unutabiliyorsunuz.

Siyasette bu daha hızlı oluyor.  Bir süredir  MİT Müsteşarlığı’ndan istifa eden Hakan Fidan’ı

konuşuyoruz.  Yeni dönemde Dışişleri Bakanı mı yoksa Başbakan Yardımcısı mı ya da Kamu Güvenlik

Bakanı mı olacağı üzerine yorumlar yapılıyordu.

Ya şimdi?

Gündem değiştirme ve belirleme “usta”sı devreye girdi, hava değişti . Cumhurbaşkanı Recep Tayyip

Erdoğan’ın  aktif siyasete çağıran  o açıklamadan sonra yeni gündem Abdullah Gül oldu.

11’nci Cumhurbaşkanı’na olan bu ani “ilgi” nin olası nedenlerine bir önceki yazıda değinmiştik.

Şüphesiz bunun AK Parti içerisindeki güç dengeleri ve partinin gelecek mimarisiyle yakından ilgisi var. Erdoğan,

Partide kurulmaya çalışılan “Davutoğlu-Fidan”  çatı formülüne karşı hamlesini yapmıştı.

Saray ve AK Parti aylar sonra Abdullah Gül’ü yeniden “keşfetti.

Herkes konuşuyor, güzel sözler söylüyor da  bu işe Abdullah Gül ne diyecek?

Gül, 6 aydır üye olmadığı partisine dönecek mi? “Aday değilim” sözüne rağmen milletvekilliğine soyunacak mı?

Enerji Bakanı Taner Yıldız Gül’ün adaylığına, “Erdoğan, Gül, Davutoğlu’nun birlikte karar vereceğini” söylüyordu ama…

Her şey bu kadarla sınırlı mı?

İşin bir “prosedür” kısmı var. Gül’e davet medya aracılığıyla olmaz.

Başbakan Davutoğlu’nun konutunda ziyaret edip bu daveti yapması gerekiyor.Yapacaktır da!

Diyelim “şekil” şartları yerine getirildi. Gül, bu davete olumlu cevap verir mi?

Bu sorunun cevabını  öğrenmek için gün boyu  bazı görüşmeler yaptım.

Gül’e çok yakın bir milletvekiliydi ilk görüştüğüm. Bana söylediği, “Abdullah Bey çok kırgın. Bu saatte mi hatıra gelmeli?Aday olsa iyi olur ama ben

şahsen zannetmiyorum” oldu.

Bir başkası ise Gül’ün aday olacağını düşünüyordu. Biraz da temennisini dile getirerek, “ Parti de kimse

konuşamıyor. Herkes gergin. Bir rahatlama ihtiyacı var. Abdullah Bey’in mutlaka yeni dönemde olması lazım. Ben partisine sahip çıkacağını

düşünüyorum” diyordu.

En son görüştüğüm isim Abdullah Bey’i seven ve O’nun tarafından da çok sevildiğini bildiğim birisiydi.

O da Abdullah Gül ile dün görüşen birisinin sözlerini aktardı. Görüşme Erdoğan’ın “aday olsa hayırlı olur”

Açıklamasından sonra olmuş. Abdullah Bey, “ Ben parti içi hamlelerin parçası olmam” anlamına gelen

ifadeler kullanmış.

Bütün bu sözlerden anladığımız Abdullah Gül’ün adaylığının yüzde yüz garanti olmadığı.

Gül’ün aday olsa bile bunun medya aracılığıyla yapılan çağrıyla olmayacağı.

Abdullah Gül’ün aday olup olmaması şüphesiz öncelikle kendi kararı. Hükümet ve partiden hatta tabandan  gelecek talebin yoğunluğu da etkili olacaktır.

Ancak, bir faktör gözardı ediliyor:

Hayrunnisa Hanım bu işe ne diyecek?

Unutulmasın ki Hanımefendi Köşk’ten kalbi olabildiğince kırık ve buruk ayrılmıştı.

Ağustos ayında “veda gecesi”nde  dönemin “first lady” si kurşun gibi sözler söylemişti:

Bir turnusol döneminden geçiyoruz. Neler yazıldı, gördük. Neler söylendi, duyduk. Ben her şeyi biliyorum. Abdullah Bey, ben üzülmeyeyim diye interneti kapatıyordu, gazeteleri, basın bültenlerini önümden alıyordu ama neyin ne olduğunu çok iyi biliyoruz. Abdullah Bey kibarlığından söyleyemiyor. Kendisine çok yanlışlar, çok saygısızlıklar yapıldı. Bu süreçte bazı yaşadıklarımızı, 28 Şubat döneminde benim başörtümün tartışıldığı günlerde bile bu kadarını görmedik. Şimdi ben de susuyorum, ama fazla susmayacağım; asıl intifadayı ben başlatacağım.

 

Hayrunnisa Hanım o “intifada” yı başlatmadı. Öfkesini yenmiş, kendilerine karşı “yapılanlara” karşı öfkesini  gömmüşmüdür bilmiyorum…

Ama Gül’ün alacağı kararda ailesinin en başta Hayrunnisa Hanım’ın da etkisi olacaktır.

Bir şey daha var. Eğer ki Gül geri dönerse bu durum AK Parti’deki kimi isimler için tehlike çanlarının çalması demek!

Gül gelirse partideki eski gücünü koruyamayacak hatta listede yer bulmakta zorlanabilecek isimler var.

Son iki-üç gündür bir şey daha dikkatinizi çekiyor mu?

“Özgül ağırlık” ön plana çıktı

Yeni jenerasyon geri plana düştü. Suskun kaldılar.

Partide “eksen kayması” riski gören “eski”ler gücünü hissettirmeye başladı.

3 dönem hamlesi yapıldı ilkin. Sonuç alınamasa da “cüretkar” bir girişimdi.

Bülent Arınç bir konuşmayla kaç yere birden mesaj gönderdi. Merkez Bankası’na sahip çıktı,

Hakan Fidan’ıngaranti” görülen Dışişleri Bakanlığı’nı tartışmaya açtı, Abdullah Gül’ü Devletin 2

numaralı koltuğunda oturmasını arzuladığını söyledi.

Arınç’a “hareket” çektiği söylenen isimlerin sesi soluğu çıkmıyor!

Başbakan Ahmet Davutoğlu Ali Babacan’ın yanında durdu. Davutoğlu-Arınç-Babacan  merkez bankası ve ekonomi yönetimi konusunda fevkalade uyumlu bir

görüntü sergiledi.

Doğrusu Merkez Bankası ve faiz tartışmasında parti kamuoyunun da Hükümet ve Babacan’dan yana durduğu söylenebilir.

Beşir Atalay,Mehmet Ali Şahin, Hüseyin Çelik gibi en başından beri  “Abdullah Gül aktif siyasette olmalı “ diyen isimleri görüyoruz ekranlarda.

Gül‘ü Köşk’ten ayrılışta hava limanında uğurlamıştı bu isimler.Cuma Namazı’nda görüntüyü yine o isimler verdi.

Merkez Bankası tartışmasında partinin “eski” leri  “Abi” leri Ali Babacan‘ın yanında durdu.

Hakan Fidan konusunda ise “eski” ler ile Cumhurbaşkanı Erdoğan aynı çizgide duruyor.

Cumhurbaşkanı Erdoğan öyle bir hamle yaptı ki…

Yeni bir oyun planıyla karşı karşıya olduğumuz kesin ama ne?

AK Parti’de kartlar yeniden karılıyor denilse yeridir.

Erdoğan’ı seven kimi gazeteciler bile, “Saray’da yalnızlaştırmak mı isteniyor?” diye kaygısını dile getirmişti.

Saray’dan gelen hamleden sonra Hakan Fidan‘ın işi hiç de kolay olmayacak.

Bana AK Parti’den önemli bir ismin söylediği, “Sadece milletvekili olacak. Hepsi bu!

Günün sonunda Abdullah Gül,Bülent Arınç ve Ali Babacan kazandı.

Başbakan Ahmet Davutoğlu için liderliğinin test edileceği günler asıl şimdi başlıyor.

9 Mart’ta Saray’da yapılacak Bakanlar Kurulu ve en önemlisi milletvekili aday listeleri…

Bakalım Davutoğlu’nun şapkasından tavşan çıkacak mı?

 

 

 

 

Ankara En İyi Avukat MCT Hukuk, Avukat Mesut Can TARIM, Ankara, Balgat